Hedge fonlar her ne kadar
Türk yatırım piyasaları için yeni bir kavram olsa da Dünya’da, özellikle
Amerika Birleşik Devletleri’nde hatırı sayılır bir geçmişi olan yatırım
fonlarıdır. Hedge fonları temelde diğer yatırım fonlarından ayıran özellik daha
az yasal düzenlemeye tabi olmaları ve farklı (kimilerine göre agresif) yatırım
stratejileri uygulamalarıdır. Yasalar tarafından sağlanan esneklik bir dönem
gelişmiş ülkelerde neredeyse her profesyonel yatırımcının evinin bir odasının
hedge fona dönüşmesine neden olmuştur.
Hedge fonlar, diğer yatırım
fonlarının aksine sadece yüksek miktarda yatırım kabul ederler (fona göre ve
ekonomik koşullara göre değişmekle birlikte yaklaşık ikiyüzellibin dolar ve
üstü) ve yüksek oranda komisyon alırlar (%1-%2 civarında fon yönetim ücreti ve
buna ek olarak %20 civarında getiri üzerinden komisyon). Bunun karşılığında da
piyasanın üzerinde getiri vaat ederler.
Başlangıçta hedge fonlar, adlarından da anlaşılabileceği gibi (‘hedge’
riskten korunma anlamındadır) yatırım riskini minimize etmek amacındaydılar.
Ancak zamanla bu fonların getiriyi maksimize etmek için yüksek risk içeren
yatırım stratejileri izlediklerini görüyoruz.
Sanırım en popüler hedge fon stratejisi Long/Short Equity stratejisidir.
Öncelikle bir noktaya açıklık getirmekte fayda var; bazı finansal terimlerin
Türkçe karşılıkları bulunmuyor, ya da ben bilmiyorum, ya da terimin orijalini
kullanmak daha uygun oluyor. Yazılarımda mümkün olduğu kadar Türkçe terimleri
kullanmaya çalışacağım. Eğer bir terimin orijinalini kullanmam gerekirse, o
terimin Türkçe anlamını açıklamaya çalışacağım. Long ve short terimleri buna
kısmen örnek olabilir. Long bir finansal varlığın satın alınmasını ifade eder.
Short ise bir varlığın yatırımcının elinde olmamasına rağmen önce borç olarak
alınmasını ve tekrar satılmasını ifade eder. Short kavramını daha sonra başka
bir yazıda ayrıntılı açıklamayı düşünüyorum.
Long/Short stratejisinde yatırımcılar değerinin düşük olduğunu düşündükleri
hisse senetlerini satın alırlar (long) ve değerinin yüksek olduğunu
düşündükleri hisse senetlerini açığa satarlar (short). Bu alım satım işlemi
eşit oranda yapılmaz. Örneğin; eğer yukarı yönlü hareketlerden kazanç elde
etmeyi umuyorsak toplam fonumuzun %70’ini long pozisyon alarak ve %30’unu short
pozisyon alarak değerlendirebiliriz. Bu pozisyonda kaldıraç (leverage)
kullanılmamış olur. Yani, dışarıya borçlanmadan eldeki yatırımın %100’ü
kullanılmış olur (%70+%30=%100). Eğer short pozisyonumuzu %30’da tutarak long
pozisyonumuzu %80’e çıkarırsak %10’luk kaldıraç kullanmış oluruz (%80+%30=%110
ve %110-%100=%10).
Pairs trade (ya da pair trading) bu stratejinin özel halidir. Pairs trade
stratejisinde, genelde aynı sektörden iki rakip şirket seçilir (Pepsi-Coca
Cola, Shell-BP gibi) ve bunların arasındaki korelasyona/kointegrasyona bakılır.
Buradaki temel düşünce, bu rakip hisselerin uzun vadede ortak hareket
edecekleri ancak bir noktada hisselerden biri aşağı yönde giderken diğerinin
yükseleceği ve sonra tekrar bu makasın kapanacağı yönündedir. İşte bu noktada
değeri düşük olan varlığa long, yüksek olana ise short pozisyon alınır. Bu
stratejinin genel adı ise Market Neutral’dır. Bunun anlamı, bu stratejinin
piyasaya bagımlı olmamasıdır. Piyasanın aşağı ya da yukarı yönlü hareketleri bu
stratejiyi etkilemez.
Bir diğer popüler hedge fon stratejisi ise Global Macro’dur. Global Macro
fonlar hisse senetleri dışında bonolara, türev ürünlerine, emtialara, ve
yabancı para birimlerine de yatırım yaparlar. Bu strateji yüksek risk ve yüksek
getiri hedefler. Yatırım yaptıkları finansal enstrümanlar gereği yüksek oranda
kaldıraç kullanırlar ve yatırım riskinin çoğu buradan kaynaklanır. Ayrıca bu
fonların yatırım yaptığı gelişmekte olan ülkelerdeki makroekonomik riskler de
burada bahsetmeye değerdir. Bu stratejiyi kullanan bazı fonların geçmişte büyük
kayıplarla ve dolayısıyla iflaslarla karşılaştığını biliyoruz.
Bu sayılanların dışında distressed assets, convertible arbitrage, relative
value arbitrage gibi başkaca pek çok hedge fund stratejisi bulunmaktadır.
Ayrıca belirtmekte fayda var ki, bir hedge fon birden fazla strateji
uygulayabilir ya da ekonomik konjonktüre bağlı olarak stratejiler arasında
geçiş yapabilir.
2 yorum :
Öğretici ve başarılı bir yazı olmuş.Anlatım gayet açık ve net.Başarılar
Yorumunuz ve iyi dilekleriniz için teşekkürler.
Yorum Gönder