11 Mart 2014 Salı

Yatırım Analizi ve Portföy Oluşturma

Daha önceki yazılarda spekülatif yatırımlarla büyük getiriler elde edilebileceğini, fakat bunun sağlıklı bir yol olmadığını çünkü aynı şekilde bu yatırımların büyük kayıplarla da sonuçlanabileceğini söylemiştik. Piyasanın üzerinde getiriler elbette her zaman spekülatif yatırımlarla elde edilmiyor. Piyasada işlem gören varlıklar kimi zaman aşırı değerlenmiş oluyor, kimi zamansa olması gerekenden daha aşağıda bir değerden alınıp satılıyor. İyi bir analizle değerinin altında işlem gören varlıkları bulmak ve bunlar üzerinden getiri elde etmek mümkün. Doğru hisse senedi analizi sayesinde piyasanın (burada kastedilen borsa endeksi) üzerinde getiri elde edilebilir. Tabi yine her zamanki gibi temel kural tüm yatırımımızı tek bir varlığa bağlamamak ve riski dağıtmak olmalıdır.

Aşağıda 2012 yılı başında ABD piyasalarında oluşturduğum küçük bir portföyü paylaşmak istiyorum. Bu portföyü oluşturuken düşüncem Bank of America (BAC) ve Citigroup (C) hisselerinin değerlerinin altında işlem gördüğüydü. Bunun yanında PepsiCo (PEP) hisselerinin de yavaş ama istikrarlı kazanç getireceğini düşündüm ve bu portföye ekledim. Bu varsayımlara yaptığım temel analizler sonucunda vardım. 2012 yılından bu yana bu portföye hiç bakmadım, ta ki bir kaç gün öncesine kadar. Çünkü amacım trade etmek yani alıp satmak değil, uzun vadede yatırımların ne getireceğini görmekti.

Aşağıdaki tabloda 2012 yılı başında satın alınan bu varlıkların 2014 yılı Mart ayı itibariyle brüt %83 getiri sağladığını görüyoruz.

Bank of America, CitiGroup, PepsiCo Portföy

Aynı dönemde S&P 500 endeksinin performansına baktığımızda ise getirinin %47 civarında olduğunu görüyoruz. Yani portföyün getirisi piyasa getirisinin iki katına yaklaşmış.

S&P 500 Endeks Grafiği
Kaynak: Google Finance, 11.03.2014
Elbette bu tablo tamamen farklı olabilir, portföy zarar edebilir ya da piyasanın çok altında getiri sağlayabilirdi. Sonuçta bu üç varlık arasındaki korelasyon test edilmemişti ve yatırımlar hedge edilmemişti. Başta söylediğim gibi burada amaç iyi analiz edilen ve değerinin altında olduğu tespit edilen hisse senetlerinin piyasanın üzerinde getiri elde edebileceğini göstermektir. Kaldı ki sadece üç varlıktan oluşan bir portföyün risk dağılımı açısından çok sağlıklı olduğunu söylemek zordur.

Şimdi bir de Modern Portföy Teorisi'yle oluşturulmuş başka bir portföyün performansına göz atalım. Aşağıdaki tablo İngiltere'de işlem gören, FTSE 250 şirketleri arasından seçilmiş 5 hisse senedinin 01.08.2010 - 03.03.2014 tarihleri arasındaki performansını göstermektedir.

Modern Portföy Teorisi Performansı

Bu hisse senetleri seçilirken öncelikle farklı sektörlerden olmaları ve aralarındaki korelasyonların düşük, mümkünse negatif yönde olması hedeflenmiştir. Burada amaç portföydeki varlıkların piyasasa hareketlerinden aynı oranda etkilenmesini önlemek ve riski azaltmaktır. Bu beş varlığa eşit miktarda değil, teorinin öngördüğü risk/getiri oranlarında yatırım yapılmıştır. Yukarıdaki tabloda görüldüğü üzere, toplam portföy getirisi %53'tür Burada göze çarpan en önemli ayrıntı JKX Oil & Gas (JKX) hisselerinin %79'luk büyük kaybıdır. Ancak portföydeki diğer varlıkların değerlerindeki yükseliş bu kaybı örtmüştür.

FTSE 250 Endeks Grafiği
Kaynak: Google Finance, 11.03.2014
Aynı dönemde FTSE 250 endeksi yaklaşık %63 getiri elde etmiştir. Modern Portföy Teorisi'ne uygun oluşturduğumuz yukarıdaki bu portföyün getirisi piyasanın 10 puan altında kalmıştır ancak yatırım riski minimuma indirilmiştir. Bu portföyü oluşturuken temel analiz yöntemlerinden yararlanılmadığını sadece kantitatif teknikler kullanıldığını belirtmek isterim.

Hiç yorum yok :